GönderenKonu: Büyük Düşünüp Küçük Yaşamak  (Okunma sayısı 752 defa)

Aprahamcan

  • Forum Üyesi
  • İleti: 50
  • Üyelik Tarihi:
Büyük Düşünüp Küçük Yaşamak
Tarih : 29-03-2012 Saat : 13:01

Kendimizi ne kadar zihinsel olarak büyük görürsek, o kadar küçük ve sade yaşamalıyız. Bu aslında en zor düşünme şekillerinden birisi olabilir. Bir yerde zihin devreye giriyor, bir yerde ruh bende varım demek istiyor. Dengeyi kurmak ise, ne kadar fazla doğru bilgiyi özümseyip Gerçek olana yaklaşmakla bağlantılı ilerleyebilir.

Kendimizi zihinsel açıdan büyük gördüğümüz anda, çevremizdekileri aşağı olarak görmeye başlama eğilimine gireriz. Bu bizi büyük hatalara götürür. Bizim yeni bilgilere ulaşma kapılarımızı kapatır. Çünkü biz zihinsel açıdan kendimizi büyük gördüğümüzde her şeyi biliyorum moduna sokarız kendimizi ve bilgi akışını keseriz. Bizim olmamız gereken durum zihinsel olarak aç olma durumudur. Devamlı doğru bilgiyi özümseyip her olaydan, her yaşanmışlıktan, her okuduğumuzdan… dersler çıkarıp pişirip tekrardan insanlığın hayrına olacak şekilde geri sunmamız gerekiyor. Zihinsel açıdan kendimizi dengede tutmak büyük görmeye ancak Ruhumuzun aitliğini kavradıktan sonra pozitif sonuçlar vermeye başlar.

Ruhsal olarak kendimizi büyük görerek de bazen hatalar yapabiliriz. Çünkü sadece bir ruh olarak kendimize bile yetecek gücü bulamayabiliriz. Örneğin pille çalışan bir Full HD 3D televizyonun ne kadar güçlü ve güzel görüntü vermesi olası değil ise bedenimizi de aynı düzlemde tutabiliriz. Bedenimizi besleyen asıl kaynağı yani elektriğin geldiği kaynağı iyice özümsemeliyiz. O‘nun bizi nasıl enerjiyle doldurduğunu onun sayesinde büyük bir ruh olduğumuzun farkındalığıyla yüceltebiliriz.  

Her zaman olduğumuz şey için varlığımız güzelliği için şükretmeliyiz. Karşımızdaki kişiye duyduğumuz öfkenin, sevincin, sevginin ve diğer bütün duyguların sebebini zihnimizin içinden dışarıya olan yansıma olarak görmemiz gerektiğini bilmeliyiz. Biz Yaradan’a yaklaştıkça sadece dışarıya karşı sevgi, şefkat ve huzur beslediğimizi görüp Ruhumuzun gerçekliğine ait olmayan öfke, kin ve nefret gibi duyguların varlığından özgürleşebileceğiz.

Bunları yaparken en önemli büyüklüğün mütevazılık olduğunu da hatırlamamız gerekecektir. Siz kendinizi aşağı görürken bile sizi yüksekte görüp suçlayabilecek olanlar olacaktır. Çünkü siz zihinsel olarak kendinizi terbiye etmişsinizdir. Ruhsal olarak Yaradan’a ait olan gücünüz en yüksek seviyeye gelmiştir. Aşağıda kalmayı seçen ruhlar için hep yüksekte uçan kartal gibi gözükeceksiniz.

Huzurlu Farkındalıklar Ve Uyanışlar İçinde Bulunmanız Dileğiyle

                                                                                       Sevgiyle,

                                                                                              Can Apraham Kuyumcu